Merhabalar Kıymetli Okurlar,
İnsan kendi bireyselliği ile birlikte başladığı yaşam yolculuğunu, bu yolculuğu sürdürdüğü çevresi ile şekillendirerek, varlığının görüntüsünü dış dünyaya gösterir. İnsanın içinde bulunduğu ve kendisini çevreleyen, iletişim ve etkileşim içinde bulunduğu başka insanlarla, eşyalarla, bitkilerle birlikte, en yakınında bulunan ailesi, akrabaları, mahallesi, ilçesi ve şehri ile de görüntüsünü sunduğu dış dünyada değer kazanır. Bu kazanımları kimi zaman kendi tercihleri ile bilinçli bir şekilde elde ederken bazen da kendi tercihleri dışında isteyerek veya istemeyerek elde eder.
Kazanım yöntemi ne şekilde olursa olsun sonuç itibarıyla elde ettiği kazanımlar, insanı kendi dünyasında ve bu dünyanın yansımaları doğrultusunda ortaya çıkan görüntü dünyasındaki bir mecrada konumlandırır. Bu konumlandırmaya bağlı elde edilen saygınlık, mevki, makam, kimlik, bireyin kendisi ve çevresi ile olan ilişiklerini gözden geçirmesine sebep olur. Bu aşamada verdiği emek ve alın teri ile de farklı bir yolculuğun kapısını kendisine aralar.
Zaferler, yenilgiler gelir geçer. İçselleştirilen her hamle daha da olgunlaştırır. Zafer büyütür insanı ama yenilgi daha da güçlendirir. Kabulleniş zahmetlidir. Hem insanı zorlar hem de çevresindekileri etkiler. Ama her zorluk ardından bir ferahlığı getirir. Kalbin doğru ise. Doğru insanlarla bağ kurdun ise bu insana yeni bir yol açar. Ya insan arar bulur ya da onu arar bulurlar.
İlk adım, ilk söz, ilk bakış, ilk duruş her zaman önemlidir. İlklerden olmak için herkesin sıraya girmesi beklenir. Ama yapılan hesaplar, dengeler, planlar, güç gösterileri her zaman bu sıranın sayısını belirleyici unsur olarak, süreci ve katılımının gidişatını belirler. Süreci yönetenler ise, olan veya olma ihtimali bulunan bir kaosun içinde doğru hamleyi yapmak için yoğun bir efor sarf ederler. Gelmeler, gitmeler, tereddütler, saatlerce yapılan konuşmalar, kulisler sonucunda ortaya çıkan strateji bütün katılımcıları bir noktaya kilitler. Odak noktası bellidir artık.
Gözler, kitlesel bir organizasyonun önemli bir parçası olma yolunda, yol arkadaşları ile kurulan bağı güçlendirmek için pür dikkat kesilir. Birlik ve beraberliğin, hak ve adaletin, özgürce ve onurluca yaşamanın umudu içinde bir habercinin selamını bekler durur. Yürekleri kuşatan, gönüllere ve eylemlere yansıyan bir sabah muştusu ile uyanmak için çırpınır durur.
Bugün ilk yazım ile karşınızda olmanın heyecanını yaşıyorum. İlk yazımda, bir birey olarak kendi kişisel ve sosyal yaşam serüvenimi farklı bir perspektif ile ele alarak sizlerle paylaşmak istedim.
Bana ayrılan bu köşede sizlerle farklı konular üzerinden düşüncelerimi paylaşarak yaşam yolculuğuma yeni bir pencere açıyorum. Bana bu imkânı sunan Sivas İrade Gazetesi Yöneticilerine çok teşekkür ediyorum.
Yarınlar hepimiz için güzel olsun. Gelecek günler hepimize iyi gelecek. Özgür bir dünyada hak ve adalet hâkim olacak.
Saygılarımla…