Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

1 DOLARA YALAN SÖYLER MİSİNİZ

Neden yalan söyleriz Birbiriyle çatışan tutumlar,inançlar ,kanılar vb. bizde neden bir rahatsızlık duygusu ve gerilim yaratır Söylediğimiz yalanlar karşılaştığımız herhangi bir çatışmaya,uyumsuzluğa,dengesizliğe karşı bilincimizin yaratmış olduğu bir savunma direnci olabilir mi

Şimdi oturun ,rahatlayın ve söylediklerime kulak verin.Şimdi sizlerle ilk kez Prof.Dr. Selahiddin Öğülmüş hocamdan duyduğum ve bugünlere sakladığım notlarımdan ,çok akıllıca hazırlanmış bir sosyal psikoloji deneyini paylaşacağım. Deney ; bilişsel uyumsuzluk üzerine çalışan Carlsmith ve Festinger (1959) tarafından hazırlanmıştır.Öncelikle neden belli bir şekilde düşündüğüm ya da davrandığım konusunda bana ipuçları veren saygıdeğer hocama burdan sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Bu deneyi çok iyi anlamak ,sanırım onun bir parçası olmaktan geçiyor.Bu nedenle sizleri yalan söyleme dürtülerimizin altındaki karanlığı aydınlatmaya araç olan o deneye davet ediyorum.Gelin hep birlikte sizin çelişen düşüncelerinizle nasıl başa çıktığınızı görelim.

Sene 1959 ve siz Stanford Üniversitesinde bir lisans öğrencisisiniz.Aldığınız bir dersin gereği olarak 'performans ölçme'deneyine katılıyorsunuz.Sizin bildiğiniz tek şey, bunun klasik bir sosyal psikoloji deneyi olacağı.Bu deneye katılan herkes gibi belli bir miktar para alıp, deney için beklenen kuyrukta yerinizi alıyorsunuz.Deneyin arkasındaki mekanizmalar ,kuyrukta bekleyen diğer arkadaşlarınız sizi heyecanlandırıyor.Ve sıra size geliyor,içeri giriyorsunuz.Araştırmacının verdiği görevleri artık yapmak zorundasınız.Sizden bir tahtanın üzerine dizili yüz adet çiviye , yüz adet halkayı geçirmeniz isteniyor.Açıkçası bundan daha sıkıcı bir şey düşünülemez, ancak siz tüm halkaları yerleştirip görevinizi tamamlıyorsunuz .Araştırmacı size mahcup bir şekilde bakarak ,sizden kuyrukta bekleyen diğer insanlara karşı bir beklenti sunmanızı teklif ediyor.Bunun karşılığında ise size vereceği miktar sadece 1 dolar.Siz bir öğrencisiniz,üstelik sizi daha sonra bu görevde çalıştırabileceklerini de söylüyorlar.Birkaç dakikalık bir iş o kadar da önemsiz değil.Kabul ediyorsunuz ve kuyrukta size merakla deneyin nasıl olduğuna dair sorulan sorulara 'çok keyif aldım ,çok güzeldi' diye karşılık veriyorsunuz.Artık içiniz rahat.Bilim için bir deneye katıldınız ve göreviniz tamamlandı.Hem çok fazla zaman almadı hem de diğer insanlara göre fazladan 1 dolara daha sahipsiniz.Sizi koridorun sonunda araştırmacı elinde bir anketle bekliyor.Size sorduğu soru ise deneyden gerçekten zevk alıp almadığınız üzerine.Biran durup düşünüyorsunuz.Tabii ki eğlenceli diyemeyiz ancak kötü olduğunuda söyleyemeyiz değil mi Sonuç olarak zevk aldığınızı söylüyor ve diğer arkadaşalarınızın yanına gidiyorsunuz .Konuşurken fark ediyorsunuz ki tüm arkadaşlarınız deneyi sizin gibi eğlenceli bulmuş yalnızca bir tanesi hariç.Ona bir sonraki katılımcıya deneyi anlatması için 20 dolar verilmiş!Deneyin sürekli çok sıkıcı olduğundan bahsediyor ve size anlam veremiyor.Sizde ona kuşkuyla bakıyorsunuz.Deney sıkıcı mıydı ,değil miydi diye baştan hatırlamaya ,yaptıklarınızı gözden geçirmeye başlıyorsunuz.Yoksa siz 1 dolara yalan mı söylediniz

Şimdi arkanıza yaslanın ve tekrar düşünün.Deneyin ilk başta çok sıkıcı olduğunu düşündünüz,ancak keyifli bulduğunuzu söylemeniz için size para teklif edildi.Fakat siz hergün rahatlıkla yalan söyleyen bir insan değilsiniz.

Peki şimdi siz dürüst bir insan olarak tanımladığınız benliğinizle ,bir sonraki katılımcıya yalan söyleyen benliğiniz arasındaki gerilimi nasıl çözeceksiniz İşte tam burada en önemli faktör para.Para aldınız ancak o kadar da çok değil.Bu durumun içinden bilişiniz sadece kendisini deneyden zevk aldığına inandırarak kaçabiliyor.Ya siz 1 dolara yalan söylediniz ya da deneyden gerçekten zevk aldınız .Bilişiniz sizden acilen bir seçim yapmanızı istiyor. Bu sorunun cevabını verebilecek misiniz Şimdilik siz masumsunuz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi