
Orhan Arslan
Topluma Ait Değerlendirmeler
Çağımızın vazgeçilmezi, sürekli tüketmek hastalığıdır. O nedenle, devasa çöp toplama şirketleri oluşmuştur.
Tüket, artanı çöpe at. İsraf, israf, israf... Özet budur... ORHAN ARSLAN
Görünürde, geniş ve modern dairelerde oturan insanlar; aslında yalnızlığın, terk edilmişliğin, dışlanmışlığın; sıkıntılarını yaşamaktadırlar. En yakın arkadaşları, sağır duvarlardır...
ORHAN ARSLAN
Yaşlılarını bir kenara bırakmış,Boş evlere harcanan, külfetli paralar... Evlerini sadece yatmadan, yatmaya kullanan, kiracı konumundaki, ev sahipleri...
EY ÜLKEMDE YAŞAYAN BAZI İNSANLAR...
Terör örgütleri ve yandaşları, Masum insanları, asker ve polisi, koruyucu ve yakınlarını, Şehit ettiler sustunuz.., Tükürükle boğarız dediler sustunuz.., İt sürüleri dediler sustunuz.., aponun, heykelini dikeceğiz dediler sustunuz.., yaktılar, yıktılar sustunuz... Hendek kazdıklarında yine sustunuz...
Üstelik terör ile canını ortaya koyarak mücadele eden güvenlik güçlerimize hakaret ettiniz... Devleti eleştirdiniz... Karşı tarafa alkış, bu tarafa hakaret... Sizin adalet anlayışınız bu mu? Ne yapsaydı DEVLET buyurun istediğinizi yapın, bölün, parçalayın mı deseydi!!! YAZIKLAR olsun size...
Sizin bunların yaptıklarına karşı konuşmanız için; onları lanetle değerlendirmeniz için daha ne yapmaları lazım...!!! Hele bir açıklayın, söyleyin de, bilelim...
Şimdi terörsüz TÜRKİYE deniliyor, ona da karşı çıkıyorsunuz! Sahi siz kimsiniz?
Orhan Arslan
AYMAZLIK...
TRT dizilerinde, gündüz kuşağındaki TV'lerin yayın akışlarında ne zaman, Değer yargılarımızın öne çıkarıldığı, kardeşliğin, dostluğun, paylaşımın, komşuluk ilişkilerinin düzgünce anlatıldığı, sahtekarlıkların değil, güzelliklerin, iyiliklerin özendirildiği, bu konuların; iplik, iplik işlendiği dizileri göreceğiz... Yoksa Sadece, 15 temmuz özel sunumlarını yapmak, yeterli midir? Biraz da aile ilişkilerini, insanlar arasındaki ilişkileri anlatan dizilerde; değer yargılarımızı işlerse, kötü mü olur...
Hayat sadece erkek, kadın ilişkisinden mi, ibaret senelerce; yeşilçam klasikleri bu saçmalıkları yeteri kadar işlemedi mi? Kahkahalarla izlenen adına komedi filmi denilen saçmalıklar, sonuçta topluma ne verdiler? Tüm kutsallarımızla, değer yargılarımızla alay etmediler mi?Küçümsemediler mi? Dini ve Milli değerlerimizi aşağılamadılar mı? Hala ısıtıp, üflenip, TV ekranlarını işgal etmeye devam ediyorlar. Onlar yetmiyormuş gibi, nerde ise aynı konuları değişik formatta işleyen dizilere neden bizleri mahkum ediyorsunuz? Ahlaksızlık aldı başını gidiyor... Yazık, bu yöneticilerin gözü ne zaman açılacak? Yahut, biz bu yöneticilere ne istediğimizi ne zaman ulaştıracağız? Orhan Arslan
İyi çocuk yetiştirmek onun için gayret göstermek, o amaçla çocuğuna annelik yapmak, bugün iyi bir işletme kurmaktan, iyi bir okuldan daha kıymetlidir. Anneliği, Ev hanımlığı, en önemli mesleklerden birisidir. Anneliği ve ve hanımlığını küçümsemek, Ailenin temeline konmuş bir bomba gibidir. Aynı zamanda psikolojik bir savaş taktiğidir. Devletimiz, Anneliğe ve ev hanımlığına sahip çıkmak zorundadır... Ev hanımlarına emeklilik imkanlarının sağlanması gerekir.
BATININ ESİRİ OLMAK
Her sistem kendi kültürü ile gelir ve hayatın, taaa, içine yerleşir...
Nerede hata yaptık? Diyenlerin, en basit alacakları cevap, şu olmalıdır:´´ Vahşi Kapitalizmi, tüm alanlarda yerleşik hale getirdik... Faiz canavarının önünü alamadık... Yaşama tarzlarımızı, Kapitalizmin esiri kıldık... Reklam canavarına, yenik düştük... Moda, tarz, vazgeçilmezimiz, oldu... Eşya, tüm gücü ile bizi esir aldı... Tüketmek, bir nevi inanç gibi algılanmaya başladı... Eğitim ve Öğretim sürecimiz bile; bu sistemin çarklarını besleyen ana damarlar oldu...( Özel okullar, Bastır parayı al diplomayı...)´´ KONUMUNA GELDİ... Eğitim, Öğretim paranın oyuncağı oldu...
Böyle bir eğitim öğretimden başarı beklemek, fazla iyimserlik olur...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.