Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

GEÇMİŞTEN DİNİ VE EDEBİ ESİNTİLER!

Sene 1963, Temmuz ayı. Arkadaşım Ömer Hoca ile Hafızlığımızı yeni tamamlamışız. Rahmetli Dedem, Zamanın büyüğü İhramcı Zade İsmail Efendinin telkini ile bizi alıp Tokat'ın Gaz ova'sında, Büyük Yıldız (Birep) Köyüne götürüyor. Üç günlük yalvarıp, yakarmanın sonunda bizi Kur'an Kursuna kabul ediyorlar ve orada Arapça okumaya başlıyoruz.
Orada geçirdiğim günler benim için en güzel, ilim açısından en kazanımlı, manevi yönden en faziletli zamanlardı. Bir şeyler yazma alışkanlığım o günlerde başlamış, önemli bulduğum duaları, sözleri, Beyit ve şiirleri yazmaya başlamışım. Sanki bir kir kitap yazıyorum edasıyla deftere Hamdele ve Salvele ile başlamış ve defterin ismini de 'Ravza'tün Nur' (Nur Bahçesi) koymuşum.
Nur Bahçesi isimli defterden alıntılar: Bedbahtlığın alameti üçtür.
1- İlmi ile amil olmaz. Yani bildiklerini yerine getirmez.
2- Bildikleri ile amel etse bile İhlas ile yapmaz, Riya ile amel eder.
3- İyi insanların yanında bulunup ta, onlara hizmet edip, saygı göstermez. (Termeli İbrahim Hocadan)
Beyit: İlim, İrfan meclisinde aradım kıldım talep,
İlim en geride imiş, en ileride Edep. (Hikmet Hocadan)
Beyit: Âlim ile eyle kelam, Cahile söz mü yeter
Âlim insan hem gül olur, hem çiçek,
Cahil insan ya şeyh olur, ya Eşek. (Hikmet Hocadan)
Hadis: Münafığın alameti üçtür. 1- Konuştuğu zaman yalan söyler.
2- Söz verdiği zaman, sözünden döner. 3- Emanete Hıyanet Eder.
Arapça Beyit: Şeref-ül İnsani bil ilmi vel Edep, La bil mali vela bin
Nesep. (İnsanın şerefi, mal ve neseple değil, ilim ve edep İledir)
Arapça Beyit: Manalen, Men nalen illa bil Edep
Ma sekata, men sekata illa bi terkil Edep.
( Her türlü güzelliğe nail olanlar, edep ile oldular. Her türlü
Nimeti kaybedip, yüksekten düşenler edebi terk etmeleri
İle düştüler.) (Hikmet Hocadan)
Beyit: Hakkın sillesinin sedası yoktur,
Vurduğu zaman devası yoktur. (İbrahim Hocadan)
Beyit: Sırrını sır eden, sırrına sultan olur.
Sırrını ifşa eden sırrına kurban olur.
Peygamber Efendimizden Dualar: 'Allah'ım, fayda vermeyen
İlimden, senden korkmayan kalpten, halis olmayan amelden,
Kabul olmayan duadan ve doymayan nefisten sana
Sığınırım.'
-'Allah'ım, ilim ile zengin et, Hilm ile tezyin et, Takva ile
İkram et, afiyetle mücehhez et.'
-'Allah'ım, bütün hatalarımı affet, beni güzel amellere
Sevk et, güzel ahlaka hidayet et, kötü amellerden beni koru. Beni başka koruyacak yoktur.
Güzel söz: 'El ilm-ü evvelühu mürrun minel basali ve ahiruhu ehla
Minel asel.' ( İlmin evveli soğandan acıdır. Sonu ise
Baldan tatlıdır.)
-Men tevazaa rafeahüllah ve men tekebbera vazaahüllah.
-(Kim alçak gönüllü olursa, Allah onu yükseltir,
-Kim de kibirli olursa, Allah onu alçaltır.
Kelam-ı kibar: 'Gel etme şu dünyaya heves, Dünya dediğin bir
Kafes. Kuş misalidir bu nefes, uçar kafesten bir gün.'
-'Âdemoğlunun eğer edepten nasibi yoksa insan değildir.
Zira ademoğlu ile hayvan arasında ki fark edeptir.
Gözün iyice açta bak, cümle Kelam-üllah edepten ibarettir. (İbrahim Hocadan)
-'Bana benden olur her ne olursa,
Başım rahat bulur dilim durursa.'
-'Söylersen bir söz söyle, alem ibret alsın,
Söyleyemezsen sükût eyle, alem insan sansın.'
-'Sözümü altın ile yazsın, yazan,
Akıbet kendi düşer, el için kuyu kazan. (Suşehir'li Hikmet Aydın Hocadan)
'Ey insan, doğarken sen ağladın, etrafındakiler güldüler,
Öyle yaşa ki, ölürken de, sen gül, etrafındakiler ağlasın.'
İmam-ı Azam'ın sözü: 'Kibirli birine, kibir yapmak sadakadır.'
Hazreti 'Ali'nin sözü: Kim bana bir öğretirse, beni kendine
Köle kılsın.' (Gürcü Köylü Hüseyin Türk'ten)
Güzel söz: Kaderde ne var ise O, olur etme firak,
Uyma nefsine Hakkın emrine bırak.
Beyit: Altından ağacın olsa, Zümrütten yaprak
Akıbet gözünü doyurur, bir avuç toprak.
Arapça Beyit: Cerahat-üs Siyamü lehel tiyam,
Vela yeltamü ma cerahallisan.
(Kılıç yarasına ilaç bulunur da, Dil yarasına ilaç
Bulunmaz.)
Arapça beyit: Ehaztü naran biyedi ve zatüha fi kebedi,
Men eşkeytü ya seyidi, ahraktü kalbi biyedi.
(Kendi elimle ateşi aldım, Onu göksüme koydum,
Kime şikayet edeyim Ey Efendim. Kendi elimle yaktım,
Kendi kalbimi') (Termeli İbrahim Çelik Hocadan)
Mübarek söz: 'Büyük masiyet (günah) faidesiz geçen zamandır.'
Güzel söz: Hakkın na mütenahi adı var, en başı Hak
İnsan için ne büyük şereftir, Hakkı tutup kaldırmak.'
Hadis: 'Sabreden fakirler, şükreden zenginlerden evvel cennete
Girerler.'
Hadis: 'Her şeyin bir yolu vardır, Cennetin yolu da ilimdir.'
Hadis: 'Her derdin bir devası vardır. Kalp hastalığının şifası da
Allah-ı zikretmektir. (Yusuf Türk'ten)
Güzel söz. 'Karışma milletin işine, Düşme asla peşine.
Duadan eksik kalma, Devam et kendi işine.'

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi