Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

GENÇLİĞİMİZ EYVAH 2

Üniversite kayıtlarının yoğunlaştığı şu günlerde; Öğrenci velilerini, acaib bir telaş sarmaktadır. Çocuğunun Üniversiteyi kazandığına sevinsin mi üzülsün mü Neden İŞTE SORULAR; Onu nasıl okutacağını düşünsün mü Çocuğum nerede kalacak, nasıl barınacak, nasıl beslenecek, diye; fikirler mi üretsin Bu sorular, velinin beynin de zonklamaktadır. Hemen aklına şu gelir. Neden okulu kazanan öğrencim, bu sıkıntılarla tanışsın DEVLET, her türlü imkanını kullanarak; barınma, beslenme, gibi sıkıntıları aşacak; çözümler üretsin ve beni rahatlatsın. Hele bir de; yoksul ve fakir öğrenci velisi iseniz; Kara, kara düşünmeye başlarsınız.
Okula kayıt yaptırılır, öğrenci yurda ve krediye baş vurur. Olmadı, burslar almaya başlar. Burs, verecek kurumlar bir de; öğrenci ile mülakat yapmak ister. Yurt yetersizliğinden dolayı; yurt ihtiyacını karşılamak adına açılan; vakıf ve dernekler, öğrenci ile; bire bir görüşmek ve karar vermek ister. Kısacası, tam bir serüven... sonucunu bilemediği yolculuğa; karmaşık düşünceler içerisinde, başlar...
Devlet, bildiğim kadarı ile; öğrencilere 350 civarında, kredi vermektedir. Yurt; DEVLET yurdu olmaz ise; bu miktar yetmez. Kimi yöneticiler, Devlet yurtlarında; barınan öğrencilere, ek takviyeler yapıldığını ve öğrencinin kimseye muhtaç olmadığını söylerler, doğrudur. Ancak, Devlet yurtları öğrencinin tamamını alacak, kapasitede, değildir. Yetersizdir. Böyle olunca; öğrenciye git, başının çaresine; bak, mesajı verilmiş olur. Kısacası, öğrenci ve de velisi açısından; yıpratıcı bir yolculuk başlamış olur. Öğrenci maddi açıdan da; rahatlamak adına; kendisine burs ve yurt imkanı sağlayacak; STK ların, peşine düşer.
Asıl serüven, bundan sonra başlar. Son zamanlarda; bir gurubun tasfiyesi açısından; o gurubun burs ve yurt imkanlarından yararlanma konumu, gerileme gösterdiğinden; kimi vakıf ve dernekler, bu açığı kapatma açısından; öne çıkmış, gibi gözükmektedirler. İş bununla kalsa; iyidir. O vakıf ve derneklerin; doğal olarak, çoğu yöneticilerin de; bir kasılma, bir burunlarını metrelerce yukarı çıkarma, hareketi başlamıştır. Önceleri yurtlarında, öğrenci barındırmak adına; çeşitli sevecenlikler yapan adamlar, gitmiş; yerine vurdumduymaz, kendini beğenmiş, mirasyedi, şımarık insanlar gelmiştir. Neden çünkü, kendisine ihtiyaç hissedilmektedir de; ondan. Öğrencileri testlerden geçirme, mülakatlar, referanslar, beğenmemeler, falan.., filan... Sonuç; o öğrenci de; şimdiden o tür davranışlar içerisinde bulunan tüm vakıf ve derneklere; içten, içten kin duymalar, nefretler başlar. Bazı, dernek ve vakıflar, seçtikleri yönetici konumundaki insanlarla; şimdiden, bu yarışı kaybeden taraf olmuşlardır. Çünkü, ne kadar insan psikolojisinden anlamayan, sosyolojik derinliği olmayan; Devletin herhangi bir kadrosunda görev alma becerisini başaramamış, insanları; ahbap, çavuş ilişkisi ile; oraya yönetici atamışlardır. Bunlar üzerinden; öğrenci kazanmayı, kendi düşüncelerine yönelik, eleman yetiştirmeyi planlamaktadırlar. Eyvah, şimdiden kaybettiler. Üstelik, bu yerler öğrenci başına bugünün değeri ile, azımsanamayacak paralar almaktadırlar. Başka bir deyişle; Devletin verdiği; kredinin en az iki misli para almaktadırlar. Üstelik bu vakıf ve dernekler; vatandaştan, fakir öğrenci okutuyoruz, diye yardımlar toplamaktadırlar. Aldıkları; zekat ve fitre, kurban yardımlarının haricinde; bu paraları öğrencilerden almaktadırlar. Bu da olmadı; o zaman hadi kiralık ev aramaya... O durumun nasıl bir durum olduğu da; Ülke gerçeğidir... Astronomik fiyatlar, denetimsiz evler, korunmasız gençler, tehlikeli arkadaşlıklar, kontrol altına alınamayan ilişkiler... O nedenle; Devlet denetiminde, sorumluların olduğu, Devletin elinin uzandığı yurtlarda; öğrencinin tahsil hayatını devam ettirmesi, en doğru seçenektir.
Üzerinde zaman, zaman duracağımız, bu konuyu önemsiyorum. NEDEN çünkü, maddi imkansızlıklar içerisinde olan, bir genç; o maddi imkansızlıkları gidermek adına; çeşitli insanların, düşüncelerin, zararlı akımların eline düşmeye, potansiyel aday olarak, gözükmektedir. Çaresiz bırakılmaktadır. Bu tür yanlışların önüne geçmek için; YA devletimiz en kısa zamanda; yurt ve kredi meselesini kökten halledecek, gençler kimseye muhtaç olmayacaktır. Yahut, yurt imkanı vermediği gençlere; onların, bu ihtiyaçlarını karşılayacak, miktarda; kredi verecektir. Kimseye ihtiyaç hissetmeyen genç; daha öğrencilik yıllarında; kimsenin önünde eğilmeden, gayet gururlu bir şekilde okulunu bitirecektir. İşte o zaman; o vakıf ve dernekler, kendiliğinden kapanacaktır. Eğer, bunu yapamıyorsanız; gençlerinizi en önemli çağlarında; her türlü tehlikeye açık, konumda bırakıyorsunuz, demektir. Bu kabul edilemez. Gençleri bu duruma düşürmektense; Üniversite kontenjanlarını düşürmeyi, barındırma imkanı veremediğimiz , insanımızı; yüksek okul yollarında; perişan etmemeyi planlamak, daha doğrudur. Bir gencin bu yollarla perişan olması gerçekten acıdır. Öyle olacağına; hiç o yollara başlamadan; hayatı kazanmanın başka yollarını bulsun, daha iyidir. Daha sağlıklı, daha az yıpranmış nesillerden; daha güzel sonuçlar alınır...
BİR KEZ DAHA GENÇLİĞİMİZ EYVAH... diyoruz... İnşallah birileri duyar...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi

NEDEN İNSANLAR KARAMSAR VE MUTSUZ OLDU?

08 Ekim 2025 Çarşamba 10:27

Uyum

02 Eylül 2025 Salı 16:59

İyi ki Varsın Sosyal Medya

27 Ağustos 2025 Çarşamba 10:12

SABIR VE ŞÜKÜR

19 Ağustos 2025 Salı 10:33