Her anne babanın çocuğunun temel bakımından ziyade, onlar için duydukları kaygılarla baş edebilme sıkıntıları vardır. Anne baba olduğunuzla ister istemez bu duyguyla mutlaka tanışacaksınız.

Sevgili arkadaşlar, kaygı sağlıklıdır. Kaygı bizim hayatımızı düzene sokar ve bizleri tehlikeden korur. Ama eğer dozunda kaygı değilse işte burası dikkat etmeniz gereken husus.

Örneğin, bir yangın alarmının sadece yangın oluşabilecek durumlarda veya yangın olduğu durumlarda çalmasını bekleriz. Eğer sizin hayatınızın yangın alarmı yangın olmadan da sürekli çalıyorsa bu sizi panik ve endişe haline sokar. Her an çıkmamış bir yangınla savaşmak sizi yorar.  Bu durum düzeltilemezse panik atak, anksiyete gibi bir çok rahatsızlıklar peşinden gelir. 

Çocuklarınızın sağlığı ve gelişimine dair anne baba kaygılarınız “normal” sınırlar içinde yaşandığında çocuğu korumaya ve sağlıklı gelişimini desteklemeye yönelik önemli bir işlev yerine getirirsiniz.

Örneğin; “çocuğum ben kontrol etmezsem kesin kötü yola düşer” ya da “ben olmazsam çocuğum yaşayamaz” modelinde bir ebeveynseniz bu modelin yoğunluğu ile çocuğun büyüme ve gelişme ihtiyacını fark edemeyebilirsiniz.

Fazla kaygılı bir ebeveyn olduğunuzda çocuğunuz neredeyse hiçbir zaman kendi başına yemek ve giyinmek, üşüdüğünü ya da terlediğini algılamak, arkadaşlarıyla mücadele etmek, sorunlarının üstesinden gelmek, yanlış yapmak ve o yanlışından ders çıkarabilmek gibi fırsatları yakalayamaz.

Sizin varolan aşırı kaygınızdan beslenen çocuğunuz aşırı koruyucu ve kollayıcı tutumlarla büyür. Çocuğunuzun bütün hareketlerine, ilişkilerine ve seçimlerine müdahale ettiğinizde çocuğunuzda şu davranışları geliştirirsiniz. Bunlar;

1) Bireyselleşmesi ve olgunlaşması yavaşlar

2) Kendine ve bu dünyaya zor güvenir

3) Gerçek ihtiyaç ve becerilerini zor fark eder

4) Sizden yeterince bağımsızlaşıp sağlıklı ilişkiler kuramaz

5) Kendini tehlikelerden koruyacak donanımı elde edemez

Siz ailelerin yaşadığı kaygı bazen çok fazla ilerlerse sadece çocuğa değil kendi kişiliğinize de oldukça zarar vermektedir.

Evdeki görevinizi (eş,anne,baba,kardeş) unutmanıza ve yerine getiremez hale gelmenize sebep olmaktadır. Herhangi bir kaygı bozukluğu yaşamamak için almanız gereken bir takım önlemler vardır. Bu nedenle kaygılarınızla başa çıkamadığınızı düşünüyorsanız lütfen destek almayı ihmal etmeyiniz.

Unutulmamalıdır ki, çocuk yetiştirmek bir görev değil bir ayrıcalık ve bir keyiftir.