Sabah haberlerini izlemeyenleriniz varsa, takip etmenizi tavsiye ederim. Zira akşam kuşağı biraz daha ıkına, sıkıla programlar yaparken, şafakla birlikte gözünü açanlar yürek yiyerek geliyorlar kanallara. İnternet kullanıcıları güneşin ışıklarıyla salvolarına başlıyorlar. Facebook müdavimleri iyi bilir, Devlet Demir Yolları gibi bazı kurumların başından T.C. ibaresi kalktığında milliyetçiler, ulusalcılar tepki olsun diye isimlerinin başına T.C. koydular. Burası Türklerin kadim yurduydu, Kürt halkının hassasiyeti için kurumlarımızın başındaki T.C.yi kaldırmak Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı idi. Eyvallah böyle düşünen de olabilir, deyip saygı duyduk. Bana göre bir ülkenin isminin milliyetiyle anılması çok da doğru değil. Hele de Osmanlı gibi çok milletli bir yapıya sahipseniz. Osmanlı halklarının birbirine bu kadar kolay düşürülmesinin yolunu Avrupa'da başlayıp tüm dünyayı etkileyen Fransız Devrimi açmıştır. Yüzyıllardır bir arada yaşayan Ermeni, Arap, Kürt, Türk kardeşliği, yerini toprak kavgasına bıraktı. Avrupa ve Amerika sanayi devrimini gerçekleştirirken, biz iç sorunlarla uğraştık. Fransız Devriminin en büyük zararı ''ümmet'' kavramına oldu. Dolayısıyla (zaten sendeleyen) Osmanlı'nın yıkılış sürecini hızlandı.
Şimdi T.C. kaldırılamaz diyenlerin çıkan kaosu Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'ndan bilmeleri, onu eleştirmeleri çok garip değil mi Bir subayımızın ''savaş istemiyoruz'' diye ağlaması, ortalığı yıkması ve Başkomutanı'nı suçlaması çok ilginç değil mi Anaokulu çocuğuna dahi sorsanız size ''ben büyüyünce asker olacağım, ülkemi düşmanlardan koruyacağım'' der. Subayımız acaba gerekirse terör örgütleriyle silahlı mücadeleye girileceğini bilmiyor mu Ki bizim gibi yıllarca terör belası ile uğraşan, 40 bine yakın insanını terörde kaybetmiş bir ülkeni subayı bu lafları kardeşinin cenazesine kapanarak nasıl söyler ve terörü yapan PKK'yı değil de Başkomutan'ı olan Erdoğan'ı üniformasının verdiği sorumluluğu da unutarak nasıl suçlar Ve bu komutanı, PKK'ya terör örgütü diyemeyen, ölen teröriste şehit diyen HDP'nin, Genel Başkan Vekili İdris Baluken savunur, o askeri anladığını söyler.
İşin daha da garibi, beni hayrete düşüren tarafı MHP Genel başkan Vekili Oktay Vural da aynı cümlelerle İdris Baluken'e destek veriyor. CHP, zaten her şeyin doğal sorumlusu olarak Erdoğan'ı gördüğü için yazmaya gerek görmüyorum bile. Ama HDP'yle asla aynı ortamda yer almam diyen MHP'nin her konuda HDP ile aynı çizgide ve söylemde yer alması merhum Necip Fazıl'ın ''güneşe göç varda kalan biz miyiz '' sözünü hatırlatıyor. Bir anlayan, biz anlamayanlara lütfen bu durumu anlatsın. Yani Erdoğan düşmanı olmak bu kadar mı gözünüzü kararttı Erdoğan, bu kadar mı hain. Bu millet bu kadar mı basiretsiz ki yıllarca Başbakan yaptığı Erdoğan'ı, son kalemde de 3 kişinin katıldığı çok turlu bir seçimin ilk turunda %52 ile Cumhurbaşkanı yaptı.
1 Kasım'da yeni bir seçim yapılacak. İnşallah Rabbim bu milletin hayrına olan bir sonuç çıkarır. Zira bizim şer gibi gördüğümüzde hayır, hayır gibi gördüğümüzde de şer olabiliyor. Niyetimizi iyi tutarsak Allah da yar ve yardımcımız olacaktır. Dün öldürülen polisimiz Kürt kökenli idi ve PKK'dan tehdit aldığı ortaya çıktı. Buna rağmen görevini bırakmıyor. Sözde özerklik iddiasında bulunan HDP'li Belediye Başkanlarının basın toplantılarına bir avuç insan katılıyor. PKK'yi ihbar eden bölge halkı, telefonla babasıyla görüşürken haince arkadan vurulan polisimizi kendi imkanlarıyla hastaneye yetiştirmeye çalışıyor. Bu ve buna benzer birçok olay bize, bu iki kadim milleti ayırmanın imkansız olduğunu gösteriyor. PKK ve ipini elinde tutanlar şunu iyi bilmeli ki boşa kürek çekiyorlar.
Vatanını seven, içinde kardeşlik duygusu olan, bu cennet vatanı dış güçlerin sofrasına meze yaptırmak istemeyen her vatan evladını tek ses olmaya çağırıyorum. Hangi dinden, mezhepten, ırktan, etnisiteden, cenahtan, izmden olduğumuz fark etmez. Bu vatan hepimizin. Kimsenin kimseye üstünlüğü yok. Doğu da bizim, batı da. Kuzey de bizim, güneyde. Anadolunun kadim evlatları, okçular tepemiz olan sandıkta gereken cevabı tek blok olmuş, saflarını sıklaştırmış, omuz omuza yürüyenlere karşı tek ses olarak verecektir.
Arif Nihat Asya'nın şiiri ne kadar güzel anlatıyor, yaşadığımız kargaşayı ve insan profillerini. Kelam yerini nesirden şiire bıraksın. Dua ile…

Adamlar Bilirim Sönük,
Adamlar Bilirim Çürük
Adamlar Bilirim Rozetleri
Yüreklerinden Büyük.
Adamlar Bilirim Coşkun
Adamlar Bilirim Durgun
Adamlar Bilirim Adları
Boylarından Uzun
Adamlar Bilirim İri
Adamlar Bilirim Ufak
Adamlar Bilirim ki Sözleri
Eserlerinden Parlak…
Adamlar Bilirim Anlamamış.
Anlamayacak Ne Olduğunu
Adamlar Bilirim Dolduramamış,
Dolduramayacak Koltuğunu…
Adamlar Bilirim Yamuk Eğri…
Adamlar Bilirim Maskara
Adamlar Bilirim Elleri
Eldivenlerinden Kara…
Sabahlar Bilirim, Öğlenler,
İkindiler, Akşamlar Bilirim
Ve Günlerin Gecelerin
Dışında Yaşayan Adamlar Bilirim…