''Bakışlar erir, Ömürler söner, Dünya yine, Yine döner. Yazık ki ben kaldırımlarda sürünen pabuçlarımın bir ağızdan söyledikleri şarkıyı duyamam ikinci defa… ''
Böyle diyerek bir Yaşar Kemal geçti bu dünyadan. Belki de binlerce İnce Memed bırakarak arkasında… O, iyi insanlarla birlikte güzel atlara binerek ve bizlere hoş bir seda bırakarak ayrıldı aramızdan…
Bazı insanlar vardır yaşarlar, fark yaratırlar ve iz bırakırlar. Ölseler bile kemale eren eserleriyle daima yaşarlar. İşte o insanlardan biriydi büyük usta.
Türk Edebiyatına çok sayıda yapıtlar veren ulu bir çınarı, Yaşar Kemal'i, 28 Şubat 2015 günü kaybettik. Cumhuriyetimizle aynı yaşta olan Yaşar Kemal, 45 gündür tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde, 92 yaşında hayata gözlerini yumdu. Yaşar Kemal'in ölümü çok sayıdaki okurunu üzüntüye boğdu. Binlerce seveni onu son yolculuğuna uğurlamak için bir araya geldi.
Edebiyatımızın usta kalemi Yaşar Kemal'i ilk önce ben filmleriyle tanımıştım. Ağrı Dağı Efsanesi ve Yılanı Öldürseler. Daha sonra kitaplarıyla… İnce Memed serisinden sonra, Yer Demir Gök Bakır, Ölmez Otu, Karıncanın Su İçtiği, Binboğalar Efsanesi... Okuduğum en renkli dil ustalarından biriydi diyebilirim. Çukurova'nın, pamuk toplayan insanların, sarı sıcağın alnında ter dökenlerin, Adana topraklarının, ovalarının sesi, dili, kalemi olmuştur. Çocukluğunu geçirdiği Çukurova'yı öyle bir ustalıkla anlatırdı ki, diyar diyar sizi oralarda gezdirerek, çoğu zaman sizde Çukurova'yı görme merakı uyandırır. Bunu her yazarın başaramayacağı aşikardır.
İnce Memed denilince Yaşar Kemal , Yaşar Kemal denilince de İnce Memed gelir akla.
''İnsan bin kez ölmeden bir kez dirilemez! '' dediği eşsiz eseri 1955 yılında yayımlanmıştır. Benzersiz tasvirlerle örülü, bir başkaldırının romanıdır. Okunması gereken bir yapıt olarak nitelendirdiğim eser, bu topraklar üzerinde belki de yazılmış olan en iyi mücadele romanıdır. 48 dile çevrilen, dört ciltlik kitabının kahramanı İnce Memed'i neden öldürmediği sorulunca : ''Halkın arasında yaşaması daha büyük mutluluktu. İsteseydim de öldüremezdim.'' Cevabını vermiştir.
O, kendi dönemindeki yazarlar ile benzer özellikler gösterse de onun yeri kanaatimce çok başkadır. Kullandığı dili, yazarın yaşadığı coğrafyanın ona sunduğu en iyi malzemedir ve o bu malzemeyi bir o kadar iyi kullanabilen nadir yazarlardan biridir. Eserlerinde genellikle yerel kaynaklardan; halk destanları, efsanelerden beslenmiş, halk edebiyatından etkilenmiş, folklor araştırmalarıyla da edebiyatımıza sayısız değerler katmıştır. Eserlerinde özellikle tasvirlerde çok başarılı olmuş, bir kayanın üzerinde duran kertenkeleden altı sayfa bahsederek , okuyucunun hayal etmesini, orada olabilmesini sağlayabilmiş bir yazardır. Hayatları edebiyata, edebiyatı hayatlara çok başarılı bir şekilde aktarabilmiştir.
İlkokul mezunu olması, siyasi tavrı ve duruşu hep eleştirilmiştir. Birçok imkansızlıklar içindeki yoksul bir gencin, bugünlere onu getiren çabası ve Türk edebiyatında kimsenin kolay kolay ulaşamayacağı bir yere gelebilmiş olması takdire şayandır. Bir insanın kendini böylesine yetiştirebilmesi hiç de kolay değildir çünkü. Daha güzel yazabilmek için yaşayan, yazıya adanmış edebiyatla geçen bir ömürde, fikriyatı ne olursa olsun Yaşar Kemal'in yazarlığı, kaleminin gücü asla tartışılamaz.
Yaşar Kemal'in okurlarına bir vasiyet niteliğinde olan sözleriyle yazımızı sonlandıralım:
'' Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun.
Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar.''
Hayat, umutsuzluktan umut yaratmaktır.
İnsan, evrende gövdesi kadar değil, yüreği kadar yer kaplar.
Türküleri yaratanlar, kanunları yaratanlardan daha güçlüdür.
İnsan bir kere birine geç kalır ve bir daha hiç kimse için acele etmez.
İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri. İşte oraya değmemeli.
Gözleri kocaman çocuklar için değer. Mücadeleye değer. Bir hayat pahasına olsa da değer.
Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmayıp da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.
Bu sözleriyle ve eserleriyle dahi bile çok yaşar kalplerimizde, Yaşar Kemal…
Hakk'tan rahmet dilerken, aile yakınları başta olmak üzere sevenlerine ve bütün milletimize başsağlığı diliyorum.