Dün 51 mahallede 24 saatlik su kesintisinden sonra suyun önemini ne çok anladık değil mi Peki biliyor musunuz barajımız biraz daha susuz kalırsa korkarım ki daha uzun süre su bulamayacağız.
Boşa akıtılan tonlarca su. Vay bizim halimize!
Son aylarda Sivas’ta yaşanan su sorununun suçlusu ne yazık ki bizleriz…
Sivas’ın içme suyunu karşılayan 4 Eylül Barajı son 1 yılda tehlike çanlarını çalmakta ve beklenen felaket adım adım gelmektedir; neredeyse susuz kaldık!
Geçtiğimiz günlerde basın mensuplarıyla bir araya gelen Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, Sivaslıların suyu tasarruflu kullanmasını isteyerek Sivas’ı su derdinden kurtaracak 4 Eylül barajına derivasyon projesinin 1. etabının başladığını müjdeledi. Ardından kamuoyunda yayılan bu haberle birlikte bir kesim vatandaş yine belediyeyi acımasızca eleştirmeye başladı.
Peki, barajı bu hale getiren Sivas’ta yapılan konserler ya da etkinlikler mi Hayır!
Tarafsız bir şekilde olaya bakmak isterim ki; bir kesim vatandaş gerçekten alakasız bir biçimde çok acımasızca belediyeyi hedef gösteriyor. Ama zaten tedbir belediye tarafından aylar öncesinden alınmaya başlanmıştı. Üstelik Belediye Başkanı Bilgin, her konuşmasında vatandaşları su tasarrufuna davet etti. İnsanoğlu işte, ortada bir sorun varsa kendinden önce suçu hep başkasına atmayı tercih eder.
Suçu bir şekilde başkasına atmaya kalkışan vatandaşlara sorarım, siz hiç mahalle aralarına gidip yol yürüdünüz mü Ben yürüdüm. Geçen günlerde gördüğüm tablo ne yazık ki içimi sızlattı. Kümbet mevkiinde bulunan bir çeşmede yıkanan araçlar için harcanan su canımı yaktı. Sivas’ta su seviyesinin dipleri gördüğü şu günlerde mahalle aralarında araç, yün, halı yıkarken boşa akan suyun hesabını kim nereye verecek Kusuru bir başkasında aramadan önce kendimizde de aramamız gerekir. Barajdaki su seviyesi bugün bu haldeyse ve Pusat Barajı’ndan su takviyesi yapılacaksa insanlık olarak bunda bizlerinde suçu var.
Ortada bir sıkıntı varsa bu sıkıntıda kendimde dahil olmak üzere hepimizin payı var. Su hayattır, israf etmeyin…