Dünya insanı hep özlemini çeker... Ancak gerçek öyle midir Elbette hayır... Dünya üzerinde açlıktan ölen insanlar bu savaşın kurbanlarıdır. Ha silahla yok etmişsiniz, ha aç bırakarak... İkisi de aynı şeydir...
Dünyadaki, en büyük savaşların bile; barış, sözü telaffuz edildikten sonra çıkması da ayrı bir gerçektir. Dünya üzerinde gücü elinde bulunduranlar her anlamda; sömürdükleri, esir aldıkları, kontrol ettikleri; gurup ve devletleri, kendi yararları için kullanırlar. Onlar için; önemli olan kendi menfaatlerinin devam etmesidir. Güç kendilerinde olunca, değişik senaryolar ortaya korlar. Irak' ta nükleer silah var dediler. Yıllar sonra öyle bir silah olmadığı ortaya çıktı. Milyonlarca insan öldü, perişan oldu...
Hatta karşı tarafı savaştan sorumlu tutmak adına, karşı tarafın vermeyeceği isteklerde, tavizlerde bulunurlar. Karşı taraf ta kabul etmeyince, savaş başlar. Akıllarınca savaşa bahane bulmuşlardır. Son günlerde; Ülkemizin güneyinde olan olaylarda bizim yanımızda olduğunu iddia eden ABD, tam tersi davranışların içerisine girmektedir. Kendi senatosunda pyd, güçlerini desteklediklerini, eğittiklerini açıkça ifade etmektedirler. Onlara tırlar dolusu silah vermekten çekinmemektedirler. Bunu bahane ederek, F 35, SATILMASINI ENGELLEMEK İSTEMEKTEDİRLER. Buna karşılık S 400, ALIMINDAN RAHATSIZDIRLAR…
İşte gerçek yüzleri budur...
Ellerinde döviz gibi bir silah olunca, onu kullanmaktan çekinmemektedirler. Bunun adı ekonomik savaştır...
Gerçek barış ortamı; Kendi DEVLETİNİN, güçlü olmasından geçer. Eğer; karşı taraflar senin caydırıcılığına, gücüne inanıyorlarsa; barış ortamı sağlanır. Yoksa senin öyle bir gücün olmadığı takdirde; onların oyuncağı olursun. İsteklerine boyun eğersin.
Barış, kelimesinin anlamı, senin gücünle orantılıdır. Eğer gücün var ise; o kelime bir anlam taşır. Bunun için de çok çalışmak gerekir... Çok çalışmak… Fedakarlık gerekir... Özveri gerekir... Rahat yaşantı ortamının sendelemesi gerekir... Bütün bunlardan sonra, elde ettiğin başarılar neticesinde çalışmalar sayesinde; senin söylediğin barış, kelimesinin anlamı olur. Yoksa elinde gücü bulunduranlar açısından, barış kelimesinin yerini; savaş kelimesinin doldurması, kaçınılmazdır…
Son savunma sanayinde elde ettiğimiz silah gücü; Terör örgütüne karşı verdiğimiz mücadelede, kendisinden söz ettirir hale gelmiştir. İnsansız hava araçları; bul, yok et… Mantığı ile başarılarına devam etmektedir. İşte, güç budur. Ancak gücün ne kadar çok olursa; barış ortamın, o kadar çok olur. Sihalar, insansız hava araçları; son günlerde yaptıkları, saldırılarla; terör örgütü liderlerine, amansız bir darbe vurmuşlardır. Vurmaya devam edecekler…
Kendi silahımızı her alanda kendimizin yapar olması, birileri için kabul edilecek bir durum değildir. Hatta bazı silahlarımızın diğer devletler tarafından satın alınması, dikkat çekmiştir. Yerli silah sanayi, gün geçtikçe daha da ilerlemektedir.
Bu durum birilerini rahatsız etmektedir. Onlara göre eski yıllarda olduğu gibi, terör her zaman gündemde olmalıdır. Ülkemizi sürekli rahatsız etmelidir. Hatta toplumu sarsacak, eylemler yapmalıdır...
Olmadı kendileri, ellerinde olan döviz silahı ile cephede yer almayı tercih etmişlerdir. İnanıyorum ki, bu savaşı da kazanacağız...
Nasıl ki, silah sanayi bir güçtür… Son roket atarımız, Gines rekorlar kitabına girmiştir. Atak, helikopteri; dikkat çekmiştir…
Türk parası ya da alım gücümüz, döviz baskısına rağmen değerini koruyacak, bu savaştan da zarar görmeden çıkacaktır. Dünyada bir ilk yaşanacaktır. Çünkü, Dünya mazlumları bizi beklemektedir.
Salgın devam ederken, yapacağımız aşıyı DÜNYA ÜLKELERİNE BEDAVA dağıtacağız diyen başka bir ÜLKE var mıdır
O halde sabır... Bu sabır eylemine tüccarlarımızı da davet ediyoruz... Yoksa ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimiz kadar, fırsatçılarla da bir kurtuluş savaşı vermemiz gerekecektir. Eğer Bu Ülke onların da Ülkesi ise; bunu fırsat bilip halkın sırtından fazladan para kazanacaklarına, şimdiye kadar kazandıklarını düşünüp, az kazanmayı bir ana ilke, hedef olarak ortaya koymalarını bekliyoruz...
Hadi Bakalım... Beyler, Cephe sizi bekliyor...
Eğer, bugün bu acımasız ekonomik saldırılara karşı, direnebiliyorsak; elde ettiğimiz güç sayesindedir… Bundan yıllar öncesinde; Batıdan esen normal bir rüzgar bile, bizi ekonomik nezle yapmaya, yetiyordu…
Artık, Dünya´ da hakim güçler barış, kelimesinden bahsettikleri zaman; irkiliyoruz. Yine nereye saldıracaklar Endişesi içimizi kaplıyor.
Dünyayı yöneten beş ülke; aynı zamanda Dünyada en fazla silah satan beş ülkedir. Başka söze gerek yoktur. Bakın bakalım barış tellallarına!
Gücün yok ise; hikaye dinlemeye devam edersin… Gücün var ise; hikaye anlatmaya, devam edersin… O kadar…
